Ruby, yine hayaller kurar ve kendisini süper kahraman olarak hayal eder. Ansızın Gökkuşağı Kasabası'ndan uyarı gelir ve yardıma ihtiyacı olduklarını bildirirler. Ruby ve Çako hemen Gökkuşağı Kasabası'na gider. Kasabaya gidince Başkan Ling Ling ile karşılaşır. Ling Ling onlara akşam bir tiyatro başlayacağını fakat tiyatronun konusunun bir türlü anlaşılamadığını söyler.
Kasabadaki çocuklar sokaklarda oynuyor Peter ise keçileri alıp dağlara doğru gidiyor. Kasabadan birisi ihtiyara mektup yollamak ister ve mektubu Peter'e verir. Fakat Peter'e bu mektubu hiç açmamasını söyler. Bir yandan Heidi ise dedesinin yanında cikcik ile eğlenmektedir. Cikcik'e uçmayı öğretmek istemektedir. Biraz zaman geçtik sonra Peter gelir.
Ruby, mutfakta annesine ve babasına yardım etmek ister. Ona sofrayı hazırlayabileceğini söylerler. Bu sırada Çako sinyal vererek Gökkuşağı Kasabası'na gideceklerini belli eder. Kasabaya gittiklerinde yardıma ihtiyacı olan bir restoran var. Çünkü menüdeki yemekleri henüz yetiştirmemişlerdir. Müşteriler saatlerdir orada ve yemek bekliyor.
Ruby çay keyfi yaparken fotoğraf albümüne bakar. Birden Çako'ya anılarını anlatır. Ardından Gökkuşağı Kasabası'na giderler. Gittiklerinde onu Jina karşılar. Bir kutlama olduğunu söyler ve Ruby de olursa daha güzel bir kutlama olacağını söyler.
Ruby, etrafta eşyalarını karıştırırken eski bir çamurlu ayakkabı bulur. Ve onunla çok futbol oynadığını anımsar. Daha sonra Çako ile Gökkuşağı Kasabası'na doğru giderler. Kasabada bir sorun var. Thunderbell teslimatları hızlı bir şekilde yapmak zorundadır.
Heidi sabahın köründe sokakta Dete teyzesini beklemektedir. Sokaktan geçen bir atlı onları gidecekleri bir yere kadar götürür. Dete teyzesi Frankurt'ta iş bulduğu için Heidi'yi büyükbabasına götürüp artık onun yanında kalmasını sağlayacaktır.
Çok eski zamanlarda küçük bir kasabada Gebetto adında ihtiyar bir oyuncakçı yaşarmış. Tahtadan oyuncaklar yapıp satarak hayatını sürdürürmüş. İhtiyar oyuncakçının hayatta üzüldüğü tek şey, bir çocuğunun olmamasıymış.
Benim şirin otobüsüm, çocuk tekerlemeleri eşliğinde ilerleyen otobüsümüzün başından geçen maceraların sekizincisini izliyoruz. Renkli otobüsümüz tüm kasabayı dolaşmak için yola çıkar. Fakat trafik ışıklarında durduğunda önündeki arabanın egzos dumanıyla araba çok kirlenir.
Ruby ve babası tutkal ile oyuncak bebek yapmaktadır. Ruby oyuncak yapımından sonra odasına geçerek Çako ile birlikte Gökkuşağı Kasabası'na gider. Kasabaya gittiklerinde başkan onları karşılar ve bir gösteri için hazırlanmalarını ister.
Ruby bahçede oyuncakları ile oynarken çalılıkların arkasından bir ses geldiğini oyuncak arkadaşlarına söyler. Bu esnada Gökkuşağı Kasabası'ndan birinin yardıma ihtiyacını olduğunu duyar. Ruby, oyuncak ayısı ile birlikte Gökkuşağı Kasabası'na gider ve macera başlar.
Ash ve arkadaşları ilerlerken Eevee adlı pokemon ile karşılaşır. Eevee'nin üzerinde bir etiket bulunmaktadır. Bu etikette evrimini tamamladığı Taş kasabasını göstermektedir. Hızlıca Taş kasabasına giderler. Kasabada bahçe partisi verdiklerini görürler. Bu partide ise birçok pokemonun evrimleşmiş halini gördüklerinde şaşırırlar.
İkinci rozetini de kazanan Ash, kararlı adımlarla üçüncü rozetini kazanmak için yeni bir kasabaya ilerliyorlar. Bu kasabada vahşi bir Pokemon eğiten bir Pokemon eğitimcisinin kazandığı 98 maça karşı 10 maçla karşısına çıkan Ash, rakibinin Sandru adlı Pokemon'una ne ile karşılık verecek?
Red Kit, bir kasabada hırsızlarla karşı karşıya gelir. Akıllıca bir hareketle hırsızları tutuklar. Bu arada Daltonlar, kasabaya doğru ilerleyip kasabadaki bankayı soymak için bir plan yaparlar. Yaptıkları plan nasıl işleyecek hep beraber izleyelim.